" Muhtelif "
Henüz yorum yapılmamış.
Salavat Getirmenin Hükmü
“Peygamber’e (asm) salat-ü selam getirmek icmalen vaciptir. Hiçbir zamanla mukayyed değildir. İnsanın, salat-ü selam getirmeye kudreti olduğu halde, ömründe bir kere salat-ü selam getirmesi, insanın üzerine farzdır.”
“Muhakkak ki Allah ve melekleri, o peygambere salat ederler. Ey iman edenler! (siz de) ona salat edin ve (ona) teslimiyetle selam verin!” (Ahzab, 56)
İbn-i Abbas ayet-i kerimenin manası hakkında şöyle der: “Allah (cc) peygamberin işini tebrik eder. Melekler de Peygamberin şanının yücelmesi, işinin kolaylaşması için Allah'a dua ederler.” (Şifa-i Şerif)
Ayette geçen “selam verin” emri farz mıdır yoksa vacib veya müstehap mı ifade eder?
İmam-ı Malik (ra) ve ona tabi olanlar ile müctehidlerden diğer bilginler: “Nebiyi Zişan Efendimiz’e, salat-ü selam getirmek imanlı olmak şartı ile icmalen farz olduğu (görüşünü savundular. Herhangi bir zamanla mukayyed olmaz.) Namazda salat-ü selam getirmek vacip değildir. Ömründe bir kere salat-ü selam getiren kimseden farz yükümlülüğü düşer.”
İmam-ı Şafii (ra) alimleri derler ki: “Salat-ü Selamdan farz olanı, Allah'ın ve Resulü’nün emrettikleridir ki, o da namazda getirilen salat-ü selamdır.”
Bu sorunun cevabında ulema on ayrı görüş beyan etmiştir:
• İbnu’l Kassar’ın nakline göre “vaciptir ve bu hükümde icma (birlik) edilmiştir.”
• Ömürde bir kere salavat okumak vaciptir. Namazda da olsa, namaz dışında da olsa vacip yerine gelir. Tıpkı kelime-i tevhid gibi. Hanefilerden Ebu Bekr er Razi, İbn Hazım bu görüştedir.
• Namazda son oturuşta, teşehhüdle namazdan çıkış selamı arasında vaciptir. Şafii ve kendisine tabi olanlar bu görüştedir.
• Teşehhüd de (namazda tahiyyatı okumak) vaciptir.(Şa’bi ve İshak’ın görüşü). Teşehhüd’de salat okunması. Şafii ve Ahmed İbnu Hanbel’e göre farz ise de, Hanefilere, Malik’e ve cumhura göre sünnettir.
• Ebu Cafer el-Bakır’ın: “Teşehhüd diye kayıtlanmaksızın namazın her hangi bir yerinde okunması vaciptir.”dediği nakledilmiştir.
• Ebu Bekr İbni Bekr el-Maliki: “sayı ile tehdit edilmeksizin çoksa okunması vaciptir.”demiştir.
• “Resulullah‘ın (asm) zikri geçtikçe, hatırlandıkça söylenmelidir.”diye hükmedenler de olmuştur.
• Zemahşeri’nin naklettiğine göre: “Bir mecliste Resulullah’ın (asm) zikri bir çok kere geçse de bir kere salat u selam okunması yeterlidir, her seferinde okumak müstehaptır.”
• Yine Zemahşeri’nin nakline göre “her dua esnasında “vaciptir.
• Taberi’ye göre “müstehaptır.”
Şu halde alimler, salat u selam okumanın vacip olduğu hususlarında ihtilaf etmemiştir. Hangi şartlarda vacip olduğunda ihtilaf varsa da, en uygunu Resullullah‘ın (asm) ismi zikredildikçe okumaktır. Hutbe dinlerken, Kur'ân okurken salavat getirmek vacip değildir. (Kütüb-i Sitte)
Kadı Ebu’l-Hasen b. El-Kassar der ki: “Peygamber’e (asm) salat-ü selam getirmek icmalen vaciptir. Hiçbir zamanla mukayyed değildir. İnsanın, salat-ü selam getirmeye kudreti olduğu halde, ömründe bir kere salat-ü selam getirmesi, insanın üzerine farzdır. Kaynak: https://www.sorusorcevapbul.com - Salavat Getirmenin Hükmü”